Türkiye’de bir ilk: OECI Akreditasyonu aldık!

Avrupa Kanser Enstitüleri Birliği’nin standartlarını sağlayan Anadolu Sağlık Merkezi, hem Türkiye'de hem de yakın coğrafyamızda OECI akreditasyonu alan ilk ve tek klinik kanser merkezi oldu.

9 Nisan 2018'de yapılan OECI Genel Kurulu kararıyla Anadolu Sağlık Merkezi olarak yeni bir ilke daha imza atmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Avrupa Kanser Birliği'nin kanser Merkezleri için sıraladığı şartların %97’sini yerine getiren Anadolu Sağlık Merkezi, Türkiye'de, hatta bu coğrafyada OECI akreditasyonu alan ilk ve tek kanser merkezi oldu. Bu güzel haberin tüm ayrıntılarını, Anadolu Sağlık Merkezi OECI Koordinatörü Prof. Dr. Hüseyin Baloğlu’ndan öğreniyoruz… 

OECI akreditasyonu neden önemli? 
OECI, kanser merkezlerinin standartlarını bilimsel veriler doğrultusunda belirleyen ve bunları uygulamada aktif olarak takip ederek akredite eden, kapsamlı kanser ilişkili tüm hizmetlerin verildiği merkezleri standardize ederek tescilleyen, Avrupa Birliği bünyesinde faaliyet gösteren bağımsız bir sivil organizasyondur.

1979’dan bu yana faaliyet gösteriyor ve kanser merkezi olmak için başvuran kuruluşları kendi standartları doğrultusunda bir iyileştirme süreci sonunda değerlendirmeye alarak uygun bulunanları akredite ediyor. Başvuran merkezlerleri yerinde denetliyor, kanserin  tanı, tedavi ve takip süreçlerinde olması gereken standartları gözeterek detaylı bir çalışmayla yürütüyor. Biz de Nisan 2016 tarihinde yaptığımız resmi başvurumuzun, akreditasyonla sonuçlanmasından çok mutluyuz. 

OECI akreditasyonu için başvuru yaptığımız tarihten bugüne, tüm birimlerimiz iş birliği ve katkıları sonuç verdi. OECI sertifikamızla, Türkiye’de bu akreditasyona sahip ilk ve tek klinik kanser merkezi olduk.

Kanser hastalığıyla ilgili bütün aşamalarda yapılan hizmetler, hastanın başvuru şeklinden, tanı süreçlerine, ilk tedavinin planlanma şeklinden tedavilerin takiplerine kadar tüm süreçlerde güncel bilimsel standartların sağlandığına dair takip ve kanıtlardan, hastaların yaşam süreleriyle ilgili takip ve diğer merkez sonuçlarıyla karşılaştırılmasını içeren ve toplamda 800 kadar detay içeren bir akreditasyon süreci düşünün... Bütün bu süreçlerdeki uygulamaları sonuçlarıyla birlikte tek tek irdeleyen bir süreç... Avrupa'da bu standartları taşıyan merkezlerin sayısı da çok az. Avrupa ve yakın coğrafyada bulunan 27 ülkeden kanser hastalarını kabul eden toplam 82 merkez OECI üyesidir. Bunlardan sadece 31’i OECI denetiminden geçmiş Klinik Kanser Merkezi olarak akreditasyon süreçlerini tamamlamıştır. Artık Anadolu Sağlık Merkezi de bunlardan biridir.

OECI akreditasyonunumuzun geçerlilik süresi nedir?

Süreç tamamlandıktan sonra, takip altında olmak üzere 5 yıl, yani 2023 yılına kadar geçerlidir. Bu süreçte her yıl yapılan bir kongre içinde merkezlerle ilgili durum raporları paylaşılmaktadır. Yani süreç süresinde de bir kontrol mekanizması var. Kalitenin devam edip etmediğini denetliyorlar ve 5 yılın sonrasında en başından başlayıp yeniden denetim yapıyorlar. Dolayısıyla, kalitenin aynı standartlarda korunup korunmadığının takibi ve tespiti amacıyla denetim süreci 5 yılda bir tekrar edilerek, standartları gerektiği şekilde koruyan, sürdüren merkezler için akreditasyon da yenileniyor.

Peki başa dönersek, uluslararası bir akreditasyona başvurma kararı nasıl alındı? Bu süreçte neler yaşandı? 

Mart 2016'da idari bir karar alınmıştı. Bu kararda, hastanemizde kanser alanında yapılan tüm hizmetlerin uluslararası standartlarda sunulması esastı. Bu amaçla çalışmak üzere üç kişilik küçük bir grup kuruldu. Bu grup da kısa sürede araştırmalarını tamamladı. Akreditasyon ya da uluslararası hizmet kalite düzeylerini belirleyen kurullardan en eskisi Amerika’daydı. Biz gerekli dökümanları sağlayarak başvurduk fakat kurumun Amerika dışında hiç akreditasyon vermemiş olması nedeniyle başvurumuz gündemlerine alınmadı. Bu grubun sadece Amerika içinde hizmet amacıyla kurulmuş olması en önemli engelimizdi. Bu yoldan bir sonuca ulaşınca alternatif standartları taramaya başladık. Avrupa iyi bir alternatifti ve Avrupa'da bu işi yapan OECI'a ulaştık. 2006 yılından beri kanser merkezlerinin standardizasyonunu efektif bir biçimde sürdürdükleri ve bu yolda hayli deneyim ve güven oluşturdukları, akredite ettikleri Avrupa kanser merkezlerinin kalitesinden de görülmekteydi. 1979 yılında Avrupa Birliği içinde kurulmuş. Amacı kanserle ilgili araştırma geliştirme faaliyetleri, kanserden korunma ve kanserin tanısı, tedavisi yolunda daha iyi hizmet verilebilmesini sağlayacak standartları belirleyip uygulamak. Bu tarihten itibaren düzenli çalışmalar, grup planlamaları ve multidisipliner toplantılar yapmış ve günümüze kadar hayli yol katetmiş, bağımsız ve saygın bir organizasyon.

2016 yılında başvurma kararı aldık. Bir ön değerlendirme formu gönderdiler. Bu form kurum hakkında bilgileri, yapılan işleri, çalışan sayısını ve çalışan niteliklerini içeren 800'ü aşkın sorudan ibaret bir anketti. Bununla ilgili belgelerimizi de sunduktan sonra Nisan 2016'da resmi başvurumuzu yapmış olduk. Başvuru için ön değerlendirme amacıyla OECI’dan iki ön denetçi geldi. Bu ön denetlemeden sonra aday olmak için yeterli bulunduk ve sürecin ilk kısmı böylece tamamlandı. Daha sonra 10-11 Kasım 2016’da dört kişilik bir ekiple iki gün süresince ilgili tüm departmanları yerinde inceledi. Konuşacakları kişileri, içeriği ve zamanı kendileri belirledi. Ellerindeki Check-listler tamamlandı. Bize de, giderken bir SWOT analiz sundular ve bu analize göre öne çıkan bölümlerimiz, Meme Sağlığı Merkezi, Patoloji ve Hematoloji bölümlerimiz oldu. Bu üç dalda hizmetin gerçekten çok üst düzey ve Avrupa standartlarında olduğunu bize bildirdiler. Tabii diğer eksiklerimizin neler olduğunu da bu sunumlarda görmüş olduk. İki ay sonra formal bir rapor aldık. OECI akreditasyonu için halen mevcut eksiklerimiz olduğu görünüyordu. Bunların giderilmesi için bir aksiyon planı istediler. Eksikler kendi çalışma grubumuzla tekrar gözden geçirildi. Yeni organizasyonlar yapıldı ve yeni çalışma grupları belirlendi. Koordinasyonu ben sağladım ama bu çalışmada pek çok hocamızın, sağlık çalışanımızın ve diğer çalışma arkadaşlarımız, ağırlıklı olarak onkoloji ilişkili bölümlerimizin katkıları ile yürüdük. Bu çalışmaların sonunda bir yol haritası belirledik. Planımızı OECI tarafına gönderdik ve standartlara uygun eksik giderme algoritmamız kabul edildi. Bu süreç bütün eksiklerimiz tamamlanana kadar devam etti. Bütün hedeflerimizi tamamladığımızı düşündüğümüzde bir sonuç raporu gönderdik. Bu bildiride, hastanemizin genişletilmiş genel kurulu ve OECI çalışma grubuyla bütün bu çalışmaları tamamladığımızı, OECI'ın bizden istediği bütün bilgileri sağladığımızı ifade ettik. Geçen yıl yapılan OECI Genel Kurulu’nda da hastanemizi ve akreditasyon sürecindeki ilerlemelerimizi paylaştığımız bir sunum yaptım. Sonuç olarak, 9 Nisan 2018'de yapılan son OECI'ın akreditasyon kurul toplantısında bizim başvurumuzu karara bağladılar. İşte bu tarih itibariyle Anadolu Sağlık Merkezi'nin, Avrupa Kanser Birliği'nin standartlarını tam olarak sağlayan, Türkiye’deki ilk ve tek OECI akredite kanser merkezi olduğu tescillenmiş oldu. Polonya-Poznan’da yapılacak OECI geleneksel sempozyumunun son günü olan 22 Haziran'da ise geleneksel sertifika töreni gerçekleştirilecek.

Türkiye açısından da önemine değinir misiniz? 

Hastaların hastanemizle kurduğu ilk kontaktan başlayan bir süreç… Hastanın başvurma yollarını standardize etmek. Başvurduktan sonra ne kadar zaman içinde randevu alabilir? Ne kadar süre sonra muayene olur, ne kadar bekler? Ne kadar zaman sonra tanısı konur? Tanısı konduktan sonra ne zaman tedavisine başlanır? Tedavisinden sonra takipleri nasıl yapılır? Yaşam süreleri hastalığın evresine göre diğer kanser merklezlerinin sonuçlarıyla uyumlu mudur? Çalışanların kantitatif ve kalitatif yeterlilikleri uygun mudur? Hastalık sürecinde karşılaşılan tüm sosyal ve psikolojik durumlar için sunulan olanaklar yeterli midir? Tüm bunlar önemli ayrıntılar. Örneğin bizde tedavi planlamasında mutlaka multidisipliner (cerrahi, onkoloji, patoloji, radyoloji, nükleer tıp, psikiyatri) bir yaklaşımla her hasta, hastalık grubuna özel tümör kurullarımızda görüşülür. Hastaların ilk tedavileri planlanır ve orada kurul onayından geçer. Bu karar hasta dosyasına işlenir. Hastanın sorumluluğunu alan hekim dışında, bütün kurul üyesi hekimler hastayı bilir ve alınan kararları onaylar ya da görüşünü sunar. Alınan tedavi kararlarının uluslararası protokollere uyumunun izlenmesi de bir OECI standartıdır. Tedavi sonuçları takip ediliyor mu, aldığımız yanıt ne? Beklenen bir yanıt olmazsa veya hastalığın seyrinde beklenmeyen bir durum olursa, o hasta mutlaka yeniden tümör kuruluna gelir, konuşulur ve karara bağlanır. Bu bir kural ve standarttır. Tedavisi, takibi, ameliyat kararı, kemoterapisi, radyoterapisi bunlar hep multidisipliner kararlardır. OECI, bütün bunların hastanemizde, akredite ettikleri diğer 30 Avrupa merkezinde olduğu gibi standartlar içinde yapıldığını, yaklaşık 16 aylık bir denetleme süreci içinde gördü, inceledi ve onayladı. Diğer merkezlerden bizim kurumumuzu ayıran, tescilleyen en önemli fark da buradadır. Anadolu Sağlık Merkezi’nin, Avrupa Kanser Birliği tarafından belirlenmiş standartlarla kanser tedavisi uyguladığı tescillenmiştir. Bu durumda, dünya standartlarında kanser tedavisi uygulayan Türkiye'nin ilk ve tek merkezi olduğumuzu sadece biz söylemiyoruz. Uluslararası bağımsız bir otorite, OECI da bu söylemi tescilliyor.

OECI akreditasyonunu almamızda pek çok hekimimizin ve çalışma arkadaşımızın katkısı oldu. Klinik Kalite ve Hasta Güvenliği Departmanımız, IT departmanımız, Teknik destek birimlerimiz.. Büyük bir özveri ve inançla örnek bir dayanışma süreci sergilendi. Bu ASM ailesinin övüncüdür. Emek veren herkese tek tek teşekkür ediyorum.