Robotik Obezite Cerrahisi Nedir? Kimlere Uygulanabilir?

Obezite problemi olan, diyet veya diğer geleneksel yöntemlerle kilo veremeyen kişilere yardımcı olmak için etkili bir araçtır. Bariatrik cerrahi olarak da adlandırılan obezite cerrahi prosedürleri son yıllarda gelişmiştir. Geleneksel açık prosedürlerden minimal invaziv laparoskopik cerrahiye kadar kilo verme ameliyatı seçenekleri artmıştır. Obezite cerrahi için en son seçenek robotik cerrahidir. Robotik cerrahi, daha küçük kesilerle operasyonlar gerçekleştirmek için yeni teknoloji kullanır. Cerrah, hasta ile aynı odadaki bir konsolda oturur ve operasyonu gerçekleştirmek için robotun kollarını kontrol eder. Robot, cerraha çok net bir görüş sağlayan 3D kameralara sahiptir.

Robotik Obezite Cerrahisi Nedir?

Robotik destekli obezite cerrahisi, şiddetli obeziteyi tedavi etmek için tasarlanmış prosedürlerin hassasiyetini artırmak için robotik teknolojiyi kullanan, kilo verme cerrahisine yönelik son teknoloji bir yaklaşımı temsil eder. Bu yaklaşım, yetenekli cerrahların uzmanlığını robotik sistemlerin doğruluğu ve el becerisiyle birleştirerek minimal invaziv ve oldukça etkili bir tedavi sunar. Robotik destekli bariatrik cerrahinin en büyük avantajlarından biri minimal invaziv doğasıdır. Bu, hastanın vücudundaki travmayı azaltarak daha hızlı bir iyileşme süresi sağlar. Daha küçük kesiler ayrıca, özellikle görünümleri konusunda endişe duyan hastalar için önemli olan daha az yara izine yol açar. Robotik teknoloji, ameliyat bölgesinin sabit ve büyütülmüş bir görüntüsünü sağlayarak cerrahın yeteneklerini artırır. Aynı zamanda hata ve komplikasyon olasılığını azaltır.

Obezite Tedavisinde Robotik Cerrahi Nasıl Uygulanır?

Robotik destekli bariatrik cerrahide, cerrah özel cerrahi aletler ve yüksek çözünürlüklü bir kameradan oluşan robotik bir sistemi çalıştırır. Bu aletler hastanın karnındaki küçük kesilerden sokulur. Cerrahın prosedürü doğruluk ve olağanüstü kontrolle gerçekleştirmesini sağlar. Cerrah, cerrahi alanın 3B görünümünü sağlayan bir konsoldan robotik sistemi kontrol eder ve bu da daha ayrıntılı ve hassas bir operasyona olanak tanır.

Robotik Obezite Cerrahisi Hangi İşlemlerde Kullanılır?

Robotik obezite cerrahisi, morbid obezite tedavisinde en son teknolojilerden biri olarak öne çıkar. Bu cerrahi yöntem, robotik sistemlerin sunduğu hassasiyet, daha kısa iyileşme süresi ve daha iyi hasta sonuçları gibi avantajlarıyla, karmaşık bariatrik işlemlerin daha yüksek bir doğrulukla gerçekleştirilmesini sağlar. Özellikle Da Vinci Cerrahi Sistemi gibi robotik sistemler, obezite ile mücadelede önemli bir yere sahiptir. Bu sistemler, hastaların kilo kaybını sağlamaya yönelik çeşitli bariatrik işlemlerde yaygın olarak kullanılır. Aşağıdaki işlemler robotik obezite cerrahisinde en sık tercih edilen prosedürlerden bazılarıdır:

Robotik Gastrik Bypass Ameliyatı

Yaygın olarak uygulanan robotik destekli bariatrik işlemlerden biridir. Bu cerrahi işlemde, midenin küçük bir kısmı bir keseyle ayrılır ve doğrudan ince bağırsağa bağlanır. Böylece midenin büyük bir bölümü ve ince bağırsağın bir kısmı bypass edilir. Robotik sistemler, cerrahın daha hassas kesiler yapmasını ve anastomozları gerçekleştirmesini sağlar. Bu da komplikasyon riskini azaltır ve iyileşme sürecini hızlandırır.

Robotik Tüp Mide Ameliyatı

Obezite tedavisinde robotik cerrahinin yaygın olarak kullanıldığı bir diğer işlemdir. Bu işlemde, midenin yaklaşık %75-80'i çıkarılır. Geriye dar, tüp şeklinde bir yapı bırakılır. Robotik sistemlerin sunduğu artırılmış esneklik, dokuların hassas bir şekilde ayrılmasını ve zımbalanmasını sağlar. Bu da kanama ve sızıntı riskini en aza indirir. Tüp mide ameliyatı, basitliği ve kilo kaybını sağlamadaki etkinliği nedeniyle, hem bariatrik cerrahlar hem de hastalar arasında popüler bir tercih olmuştur.

Robotik Ayarlanabilir Mide Bandı

Robotik ayarlanabilir mide bandı, diğer prosedürlere göre daha az yaygın olmasına rağmen, belirli durumlarda hala kullanılır. Bu işlem, midenin üst kısmına ayarlanabilir bir bant yerleştirilerek küçük bir kese oluşturulmasını içerir. Bu da gıda alımını sınırlayarak kilo kaybını teşvik eder. Robotik cerrahi yaklaşımı, bandın hassas bir şekilde yerleştirilmesi ve ayarlanması açısından büyük bir avantaj sağlar. Mide bandı, daha az invaziv bir yöntem olmasına rağmen uzun vadede hasta bağlılığı ve düzenli takip gerektirdiği için diğer robotik bariatrik ameliyatlara göre daha az tercih edilir.

Robotik Duodenal Switch Ameliyatı

En karmaşık ve teknik olarak en zorlayıcı bariatrik işlemlerden biridir. Bu işlem, tüp mide ameliyatını geniş bir bağırsak bypassı ile birleştirir. Bu da önemli bir kilo kaybı sağlar. Robotik sistemlerin dokuları yüksek hassasiyetle yönetme yeteneği, bu prosedürdeki geniş anastomozların ve sindirim sisteminin dikkatli bir şekilde ele alınmasını kolaylaştırır. Duodenal switch, genellikle vücut kitle indeksi (BMI) en yüksek olan hastalar veya diğer bariatrik işlemlerden istediği sonuçları elde edemeyenler için önerilir.

Revizyonel Robotik Bariatrik Cerrahi

Robotik sistemler, aynı zamanda revizyonel bariatrik ameliyatlarda da kullanılmaktadır. Revizyonel cerrahiler, önceki kilo kaybı ameliyatlarını düzeltmek veya değiştirmek için yapılan prosedürlerdir. Bu tür cerrahiler, yara dokusu ve değiştirilmiş anatomi nedeniyle genellikle daha karmaşıktır. Bu nedenle robotik cerrahinin sunduğu hassasiyet ve esneklik, bu hassas operasyonların daha güvenli ve etkili bir şekilde gerçekleştirilmesine yardımcı olur. Gastrik bandın tüp mideye dönüştürülmesi veya önceki bir ameliyattan kaynaklanan komplikasyonların giderilmesi gibi işlemler, robotik cerrahinin avantajlarıyla daha başarılı hale gelir.

Obezite Tedavisinde Robotik Cerrahi Kimlere Uygulanabilir?

Obezite tedavisinde robotik cerrahi, özellikle morbid obezite ve bu duruma bağlı ciddi sağlık sorunları yaşayan hastalar için güçlü bir tedavi seçeneği olarak öne çıkar. Robotik cerrahi; hassasiyeti artıran, komplikasyon riskini azaltan ve daha hızlı iyileşme süresi sağlayan bir yöntem olarak dikkat çeker. Ancak, her obezite hastası bu yöntem için uygun bir aday olmayabilir. Robotik cerrahinin uygulanabileceği kişiler belirli kriterlere göre seçilir ve bu seçimin dikkatlice yapılması, tedavi başarısı açısından son derece önemlidir.

Vücut Kitle İndeksi (BMI) 40'ın Üzerinde Olan Hastalar

Robotik cerrahi, genellikle vücut kitle indeksi (BMI) 40’ın üzerinde olan, yani morbid obezite tanısı almış hastalara önerilir. Bu hastalar, diyet, egzersiz ve diğer kilo verme yöntemlerine yanıt vermez Morbid obezite, genellikle birçok sağlık sorununu beraberinde getirir. Bu durumdaki hastalar için cerrahi müdahale, kilo kaybını sağlamak ve sağlık durumlarını iyileştirmek adına etkili bir yöntemdir.

BMI 35-40 Arasında Olan ve Ek Sağlık Sorunları Bulunan Hastalar

BMI değeri 35-40 arasında olan ve obeziteye bağlı ciddi sağlık sorunları yaşayan hastalar da robotik cerrahi için uygun adaylar arasında yer alır. Bu sağlık sorunları arasında tip 2 diyabet, hipertansiyon, uyku apnesi ve kalp hastalıkları gibi durumlar bulunabilir. Bu hastalar, ek sağlık sorunlarının yönetimi ve iyileştirilmesi amacıyla cerrahi müdahaleye ihtiyaç duyabilirler. Robotik cerrahi, bu hastalara etkili ve güvenli bir tedavi sunar.

Daha Önce Başarısız Bariatrik Cerrahi Geçiren Hastalar

Daha önce bariatrik cerrahi geçirmiş, ancak istenilen sonuçları elde edememiş veya komplikasyonlar yaşamış hastalar, revizyonel cerrahi için aday olabilirler. Revizyonel robotik cerrahi, önceki işlemlerin düzeltilmesi veya daha etkili bir tedavi sağlanması amacıyla uygulanabilir. Bu tür cerrahiler, karmaşık olabilir ve robotik sistemlerin sunduğu hassasiyet, bu durumlarda önemli bir avantaj sağlar.

Obezite Tedavisinde Robotik Cerrahi Avantajları Nelerdir?

Obezite tedavisinde robotik cerrahinin bazı avantajları bulunur. En önemli faydası robotun binoküler görüşüyle derinlik algısını artmasıdır. Bu durum cerraha keskin bir 3 boyutlu görüş sağlar. Bunun yanı sıra robotik cerrahi avantajları şöyle sıralanabilir:

• Daha küçük kesiler: Yaklaşık 8 mm'lik bir kesi ile robotik cerrahi daha az görünür yara izi bırakır ve enfeksiyon riskini azaltır.
• Daha geniş hareket aralığı: Robotların "bilekleri" vardır. Bu cihazlar, bir pençe tutuşuna sahip olan laparoskopik ekipmandan daha geniş bir hareket aralığı sağlar.
• Daha iyi ergonomi: Robot, cerrahın kontrollerin kolayca erişebileceği bir konsolda oturmasını sağlar. Bu, hekimin kol veya bacak yorgunluğunu önler. Bir ila üç saatlik prosedür sırasında daha hassas konumlandırma sunar.
• Daha kısa hastanede kalış süreleri ve iyileşme süreleri: Bu minimal invaziv yaklaşım genellikle hastanede daha az zaman geçirmek, daha az ağrı çekmek ve hastaların işe daha hızlı dönmesi anlamına gelir.