22 Ağustos 2023 Salı
Kişilik Bozukluğu: Nedir, Belirtileri Nelerdir, Tanısı ve Tedavisi Nasıl Olur?
Elektrokonvülsif terapi (EKT), şiddetli psikiyatrik hastalıkların tedavisinde kullanılan etkili bir yöntemdir. Özellikle majör depresyon, bipolar bozukluk ve şizofreni gibi durumlarda ilaç tedavisine yanıt alınamayan hastalar için uygulanır. Bu tedavi yöntemi, beyne kontrollü bir elektrik akımı verilerek kısa süreli bir nöbetin tetiklenmesi esasına dayanır. Modern tıpta gelişmiş anestezi ve kas gevşeticiler kullanılarak daha güvenli hale getirilmiştir.
Beyne düşük voltajlı elektrik akımı vererek beyindeki nörotransmitter dengesini düzenlemeyi amaçlayan bir tedavi yöntemidir. 1930’lu yıllardan bu yana uygulanan EKT, özellikle ilaç tedavisine dirençli hastalarda etkili bir çözüm sunar. Günümüzde gelişmiş anestezi teknikleriyle birlikte uygulandığı için hastalar bilinçsiz hale getirilir, tedavi sırasında ağrı hissetmezler. EKT’nin etkisi beynin elektriksel aktivitesini değiştirerek bazı nörokimyasal maddelerin (serotonin, dopamin ve norepinefrin gibi) salınımını artırmasıyla açıklanır. Bu sayede ağır depresyon vakalarında hızlı bir iyileşme sağlanabilir. Ayrıca psikiyatrik hastalıklarda görülen duygu durum bozuklukları ve ağır psikotik belirtiler üzerinde olumlu etkiler gösterir.
Hastane ortamında uzman bir ekip tarafından uygulanan EKT, seanslar halinde gerçekleştirilir. Seans sayısı hastanın durumuna bağlı olarak değişebilir. Ancak genellikle 6-12 seans arasında tamamlanır. Özellikle intihar riski yüksek olan depresyon hastalarında hızlı etki göstermesi nedeniyle acil durumlarda tercih edilen bir tedavi yöntemidir.
Elektrokonvülsif terapi (EKT), özellikle ilaç tedavisine dirençli psikiyatrik hastalıkların tedavisinde kullanılan etkili bir yöntemdir. Majör depresyon, bipolar bozukluk, şizofreni ve katatoni gibi durumlarda hızlı ve güçlü bir iyileşme sağlayabilir. Ağır depresyon vakalarında intihar düşüncelerini azaltarak hastanın hayatını kurtarabilecek bir seçenek olabilir. Ayrıca, manik atakları kontrol altına almak ve şiddetli psikotik semptomları hafifletmek için de uygulanabilir. Nörotransmitter seviyelerini düzenleyerek beyindeki kimyasal dengenin sağlanmasına yardımcı olur. EKT’nin etkisi genellikle birkaç seans sonrasında görülmeye başlar. Hastaların zihinsel işlevlerinde belirgin bir düzelme sağlanır. Özellikle ilaçların yan etkilerine tahammülü olmayan veya ilaçlardan yeterli fayda göremeyen hastalar için hızlı sonuç veren bir alternatif olarak öne çıkar. EKT’nin kullanım alanları şunlardır:
Hastanın durumuna ve hastalığın şiddetine bağlı olarak tek başına veya ilaç tedavisiyle birlikte uygulanabilir. Özellikle ağır vakalarda kısa sürede etkili sonuçlar vermesi nedeniyle psikiyatri uzmanları tarafından önerilen bir tedavi yöntemidir.
Hastane ortamında, anestezi altında ve uzman bir ekip tarafından gerçekleştirilen kontrollü bir tedavi yöntemidir. Tedaviye başlamadan önce hastanın tıbbi geçmişi incelenir. Psikiyatrik ve fiziksel durumu değerlendirilir. Gerekli testler yapıldıktan sonra hastanın EKT için uygun olup olmadığı belirlenir. Özellikle kalp ve sinir sistemi hastalıkları olan kişilerde tedavi öncesinde ek değerlendirmeler yapılabilir. Tedavi günü damar yoluyla genel anestezi uygulanarak hasta bilinçsiz hale getirilir. Aynı zamanda kas gevşetici ilaç verilerek istemsiz kas kasılmaları önlenir. Bu sayede tedavi sırasında hastanın ağrı hissetmesi veya kontrolsüz hareketler yapması engellenir. Hastanın başına elektrotlar yerleştirilir. Beyne düşük voltajlı, kısa süreli bir elektrik akımı verilir. Bu işlem beyinde kontrollü bir nöbetin tetiklenmesini sağlar. Nöbet, genellikle 30-60 saniye sürer. Hastanın bilinçsiz olduğu için bu süreci hissetmesi mümkün değildir.
Elektrik akımı uygulandıktan sonra hasta birkaç dakika içinde kendiliğinden uyanır. Çoğu hasta tedavi sonrası hafif bir kafa karışıklığı ve geçici hafıza kaybı yaşayabilir. Ancak bu etkiler genellikle kısa sürede düzelir. Genellikle haftada 2-3 kez uygulanan EKT toplamda 6-12 seans arasında tamamlanır. Hastalığın şiddetine ve hastanın tedaviye verdiği yanıta bağlı olarak seans sayısı değişebilir.
Tedavi sonrası hasta kısa bir süre gözlem altında tutulur. Çoğu zaman aynı gün taburcu edilir. Bazı hastalar için EKT, tek başına yeterli olabilir. Bazıları için ise ilaç tedavisiyle birlikte uygulanması gerekebilir. Uzun vadeli iyileşme sağlamak için doktorlar, hastalara idame tedavisi veya psikoterapi gibi ek yaklaşımlar önerebilir. EKT, modern tıp teknolojileriyle güvenli hale getirilmiş, bilimsel olarak etkinliği kanıtlanmış bir tedavi yöntemdir. Özellikle ilaç tedavisine yanıt vermeyen hastalar için hayati bir seçenek olabilir.
Elektrokonvülsif terapi (EKT), modern tıp uygulamalarında güvenli kabul edilse de bazı yan etkilere yol açabilir. Tedavi sırasında hastaya anestezi ve kas gevşetici ilaçlar verildiği için işlem sırasında ağrı hissedilmez. Ancak işlem sonrası bazı geçici etkiler görülebilir. En yaygın yan etkiler arasında hafıza kaybı, kafa karışıklığı, baş ağrısı ve mide bulantısı yer alır. Hafıza kaybı genellikle kısa sürelidir ve zamanla düzelir. Ancak bazı hastalarda daha uzun süre devam edebilir. Kısa süreli unutkanlık genellikle tedavi öncesi ve sonrası dönemdeki olaylarla sınırlıdır. Ayrıca bazı hastalar EKT sonrası geçici olarak dikkat dağınıklığı veya hafif bilişsel yavaşlama yaşayabilir. Nadir durumlarda tedaviye bağlı olarak kan basıncında değişiklikler, çene ağrısı veya kas sertliği gibi etkiler görülebilir. EKT yaygın yan etkileri şunlardır:
Bu yan etkiler genellikle tedaviden sonraki birkaç saat veya gün içinde azalır. Hafıza kaybı ve bilişsel etkiler genellikle tedavi süreci tamamlandıktan sonra düzelir. EKT’nin yan etkileri hastadan hastaya değişebilir. Tedaviye başlamadan önce uzman bir hekim tarafından risk değerlendirmesi yapılmalıdır.
Son güncellenme tarihi: 03 Mart 2025
Yayınlanma tarihi: 03 Mart 2025
Psikiyatri
Öne Çıkan Kanser Yazıları