20 Ağustos 2023 Pazar
0-3 yaş çocuklarda sağlıklı bir uyku düzeni için 11 öneri
Genetik bir farklılık olan Down sendromu, ekstra bir 21. kromozomun bulunması sonucu ortaya çıkar. Down sendromu olanlarda 46 yerine toplam 47 kromozom bulunur. Bu genetik durum, fiziksel gelişim, bilişsel yetenekler ve sağlık üzerinde çeşitli etkiler yaratır. Tüm dünyada yaygın olarak görülen Down sendromu, hamilelik sırasında yapılan tarama testleriyle teşhis edilir. Yaşam kalitesini artırmak için erken müdahale ve özel destek programları büyük önem taşır.
Genetik bir farklılık sonucu ortaya çıkan Down sendromu, fiziksel ve zihinsel gelişimlerini etkileyen bir durumdur. Bu durum, insan genetik yapısında bir anomali sonucu, 21. kromozom çiftine ekstra bir kromozomun eklenmesiyle oluşur. Sağlıklı birinde toplam 46 kromozom bulunurken, Down sendromlularda bu sayı 47’dir. Ekstra kromozom fiziksel özellikleri, zihinsel kapasiteyi ve sağlık durumunu etkileyebilir. Down sendromu, yaşamın ilk anlarından itibaren fark edilebilir. Genetik bir farklılık olmasına rağmen kalıtsal değildir. Çoğu durumda rastgele oluşan bir kromozomal ayrılma hatasından kaynaklanır. Bu nedenle Down sendromu her toplumda, her etnik grupta ve her sosyo ekonomik düzeyde görülebilir. Dünya genelinde ortalama her 700 canlı doğumdan birinde Down sendromu görülebilir. Fiziksel özellikler arasında kısa boy, yuvarlak yüz yapısı, badem şeklinde gözler, avuç içindeki tek bir çizgi ve kas tonusunun zayıflığı (hipotoni) sayılabilir. Zihinsel belirtiler ise genellikle hafif ila orta düzeyde öğrenme güçlükleri şeklinde kendini gösterir.
Fiziksel belirtiler belirgin yüz hatları, kas tonusunda zayıflık ve vücut yapısındaki farklılıklarla ilişkilidir. Zihinsel belirtiler ise öğrenme güçlükleri, hafıza sorunları ve bilişsel gelişim geriliği şeklinde ortaya çıkabilir. Ayrıca Down sendromlularda belirli sağlık sorunlarına yatkınlık da sıkça görülür. Bu belirtilerin şiddeti hafif ile orta arasında değişiklik gösterebilir ve her birey kendine özgü bir gelişim yoluna sahiptir. Down sendromu belirtileri şöyledir:
Down sendromunun kesin nedeni bilinmez. Genetik ayrılma hatası sonucu oluştuğu ve bu durumun rastgele gerçekleştiği kabul edilir. Yani, Down sendromu genetik bir farklılık olsa da çoğu durumda kalıtsal değildir. Down sendromunun görülme riski, bazı faktörlere bağlı olarak artabilir. Özellikle annenin ileri yaşta olması, risk faktörleri arasında yer alır. Bunun nedeni, yaş ilerledikçe yumurta hücrelerinde kromozomal bölünme hatalarının daha sık meydana gelmesidir. Ancak, Down sendromu her yaş grubundaki gebeliklerde ortaya çıkabilir ve genç yaştaki annelerden doğan bebeklerde de görülebilir.
Temelde Down sendromu Trizomi 21, Mozaik Down Sendromu ve Translokasyon Down Sendromu olmak üzere üç ana tipe ayrılır: Bu tipler, kromozomal anomali biçimine ve genetik farklılığın nasıl meydana geldiğine bağlıdır. Her üç tip de bireylerde benzer fiziksel ve zihinsel özelliklere yol açabilir. Ancak genetik yapının farklılığı nedeniyle şiddeti ve bireysel etkiler değişiklik gösterebilir. Down sendromu tiplerinin anlaşılması, teşhis ve genetik danışmanlık sürecinde önemli bir rol oynar. Down sendromu tipleri şu şekilde sıralanabilir:
Gebelik sırasında yapılan tarama testleri ve doğum sonrası gerçekleştirilen klinik değerlendirmelerle Down sendromu tanısı konulabilir. Tanı süreci hem genetik anormalliklerin erken dönemde tespit edilmesine hem de doğum sonrası destek planlarının oluşturulmasına yardımcı olur. Down sendromunun kesin teşhisi için invaziv ve kesinlik sağlayan tanı testleri kullanılabilirken, risk değerlendirmesi için tarama testleri öncelikli olarak uygulanır. Tanı aşağıdaki yöntemlerle gerçekleştirilir:
Tarama testleri, Down sendromu riskini değerlendirmek için kullanılır ve genellikle ilk ve ikinci trimesterde uygulanır. Bunlar kesin bir tanı sağlamaz, ancak risk faktörlerini ortaya koyar.
Gebeliğin 15-20. haftalarında, amniyotik sıvıdan örnek alınarak bebeğin kromozom yapısı incelenir. Bu test, %99’dan fazla doğruluk oranına sahiptir. Diğer testler şöyledir:
Doğum sonrası tanı, bebeğin fiziksel özellikleri ve genetik testlerle doğrulanır. Down sendromu olan bebeklerde sıkça görülen yuvarlak yüz, badem şeklinde gözler, avuç içinde tek bir çizgi ve kas tonusunun zayıflığı gibi belirgin fiziksel özellikler muayene sırasında tespit edilir. Kesin tanı için bebeğin kanından alınan örnekle kromozomal analiz yapılır. Bu test, 21. kromozomun fazladan bir kopyasının varlığını doğrular.
Down sendromu genetik bir durumdur. 21. kromozomun fazladan bir kopyasının bulunması sonucu oluşur. Ancak çoğu durumda kalıtsal değildir ve rastgele meydana gelen bir kromozomal hata ile ortaya çıkar.
Down sendromlu bireylerde toplam 47 kromozom bulunur. Fazladan bir 21. kromozom, bu genetik farklılığa yol açar.
Down sendromlular, genetik farklılıklarına bağlı olarak çeşitli sağlık sorunlarına yatkın olabilirler. Doğumsal kalp hastalıkları, bağışıklık sistemi zayıflığı, tiroid problemleri, görme ve işitme bozuklukları gibi sorunlar bu bireylerde yaygın olarak rastlanır. Erken teşhis ve düzenli tıbbi takip, bu problemlerin yönetilmesinde önemli bir rol oynar. Aşağıda Down sendromunda sık görülen sağlık sorunları özetlenmiştir:
Genetik olduğundan bu durumu tamamen ortadan kaldıracak bir tedavi mevcut değildir. Ancak, Down sendromluların yaşam kalitesini artırmak, sağlıklarını korumak ve potansiyellerini en üst düzeye çıkarmak için çeşitli destekleyici tedavi ve müdahale yöntemleri uygulanabilir. Tedaviler, bireyin fiziksel, zihinsel ve sosyal ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik özelleştirilir. Down sendromlularda sık görülen sağlık sorunları için tıbbi takip ve tedavi büyük önem taşır. Örneğin, doğumsal kalp hastalıkları cerrahi müdahale ile düzeltilebilirken, tiroid problemleri ilaç tedavisiyle kontrol altına alınabilir. Görme ve işitme problemleri gibi durumlar ise düzenli kontroller ve gerekli durumlarda gözlük veya işitme cihazları ile yönetilebilir.
Eğitimsel ve gelişimsel destekler, Down sendromlu bireylerin bağımsız yaşam becerileri kazanmalarına yardımcı olur. Erken müdahale programları, fiziksel terapi, konuşma terapisi ve özel eğitim gibi yaklaşımlar, motor becerilerin geliştirilmesi, iletişim yeteneklerinin artırılması ve öğrenme güçlüklerinin üstesinden gelinmesi açısından önemlidir. Psikolojik ve sosyal desteklerin de olumlu etkileri olur. Hem Down sendromluların hem de ailelerinin sosyal katılımını artırmak, özgüveni geliştirmek ve topluma entegrasyonu sağlamak için psikolojik danışmanlık ve destek grupları faydalı olabilir.
Son güncellenme tarihi: 28 Ocak 2025
Yayınlanma tarihi: 14 Aralık 2021
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları
Öne Çıkan Kanser Yazıları