23 Ağustos 2023 Çarşamba
Hamilelikte idrar yolu enfeksiyonlarını önlemenin 10 yolu
Cinsel yolla bulaşan hastalıklar, cinsel temas sonucu oluşan enfeksiyonlardır. Bu hastalıkların erken tanı ve tedavisi hem birey hem de toplum sağlığı açısından oldukça önemlidir.
Cinsel yolla bulaşan hastalıklar, cinsel temas sonucu oluşan enfeksiyonlardır. Bu hastalıkların erken tanı ve tedavisi hem birey hem de toplum sağlığı açısından oldukça önemlidir.
Cinsel yolla bulaşan hastalıklar, cinsel temas sonucu oluşan enfeksiyonlardır. Bu hastalıkların erken tanı ve tedavisi hem birey hem de toplum sağlığı açısından oldukça önemlidir.
Cinsel yolla bulaşan hastalıklar, bir kişiden diğerine cinsel temas sonucu geçen hastalıklar için kullanılan bir tanımlamadır. Bu grup hastalıklara cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar da denir. Cinsel yolla bulaşan hastalıklara neden olan bakteri, virüs ya da mantarlar bir kişiden diğerine kan, semen, vajinal sıvı veya diğer vücut sıvıları aracılığıyla geçebilir.
Cinsel yolla bulaşan hastalıklar, cinsel temas olmadan da insanlar arasında yayılabilir. Örnek olarak bu enfeksiyonların anneden bebeğe gebelik ya da doğum esnasında geçmesi verilebilir. Kan nakli (transfüzyonu), özellikle uyuşturucu madde kullananlarda, ortak iğne kullanımı gibi durumlar da cinsel yolla bulaşan hastalıkların yayılım yolları arasındadır.
Cinsel yolla bulaşan çok sayıda enfeksiyon vardır. En sık görülen enfeksiyonları sıralamak gerekirse:
Klamidya
Klamidya, Chlamydia Trachomatis adı verilen bakterinin neden olduğu bir enfeksiyon hastalığıdır. Klamidya, en sık rastlanan cinsel yolla bulaşan hastalıklar arasında yer alır. Bu bakteri ile enfekte kişilerde herhangi bir belirti gözlenmeyebilir. Belirti gösteren kişilerde görülen durumlar:
Klamidya tedavi edilmediğinde enfeksiyon; üretra, prostat bezi ve testislere yayılabilir. Kadınlarda pelvik inflamatuar hastalığına neden olabilir. Ayrıca tedavi edilmeyen klamidya infertiliteye (kısırlığa) yol açabilir.
Gebe bir kadında tedavi edilmemiş klamidya enfeksiyonu varsa, bu enfeksiyon doğum sırasında anneden bebeğe geçebilir. Böyle bir durumda bebekte zatürre, göz enfeksiyonu ve görme kaybı gibi problemler görülebilir.
Human Papillomavirus (HPV)
HPV, genital bölgeleri kapsayan yakın cilt teması veya cinsel ilişki aracılığıyla kişiden kişiye geçen bir virüstür. Pek çok alt tipi olan bu virüsün bazı alt tipleri kanser açısından yüksek risk taşır.
HPV enfeksiyonu sonucu en sık görülen sorun genital bölge, ağız veya boğazda oluşan siğillerdir. Ancak HPV enfeksiyonu sonucu görülen en ciddi sorun kanserdir. HPV; başta rahim ağzı (serviks) kanseri olmak üzere ağız veya penis kanseri, vulvar veya rektal kanser gelişimine neden olur. Özellikle HPV alt tiplerinden HPV 16 ve 18 kanser gelişimi açısından yüksek risk taşır.
Cinsel olarak aktif kişilerde HPV enfeksiyonu oldukça yaygındır. Çoğu kişide bu enfeksiyon herhangi bir belirti ve bulguya neden olmadan kendi kendine geçer. Ancak bazı kişilerde enfeksiyon uzun süre devam eder ve yılları içerisinde tekrarlayan siğil veya kanser gibi rahatsızlıklara neden olur.
Sifiliz (Frengi)
Sifiliz ya da diğer adıyla frengi, Treponema pallidum adı verilen bakteri enfeksiyonu sonucu oluşan bir hastalıktır. Enfeksiyon erken dönemde fark edilmeyebilir. Sifilizin genellikle görülen ilk belirtisi genital bölge, ağız ya da anüste kırmızı yuvarlak bir yara oluşumudur. Şankr olarak adlandırılan bu yara ağrısızdır ancak yaranın bulaştırıcılığı oldukça yüksektir.
Şankr oluşumundan sonra sifilizde
Sifiliz tedavi edilmezse uzun dönemde görme veya işitme kaybı, hafıza ile ilgili sorunlar, kalp hastalıkları, zihinsel rahatsızlıklar gibi pek çok ciddi sonucun oluşumuna neden olabilir.
Sifiliz, anneden bebeğe geçebilen bir enfeksiyondur. Yenidoğanda sifiliz ölümcül sonuçlara yol açabilir. Bu nedenle gebe kadınların sifiliz açısından taranması faydalı olacaktır.
Human Immunodeficiency Virus (HIV)
HIV adı verilen virüs ile enfeksiyon, bağışıklık sisteminde zayıflamaya neden olur. bu nedenle HIV enfeksiyonu, diğer bakteri veya virüslerin vücutta enfeksiyon oluşturma riskini artırır.
HIV enfeksiyonu kişide grip benzeri semptomların gelişmesine neden olur. Bu semptomlar ateş, titreme, eklem ve kas ağrısı, boğaz ağrısı, bulantı, kusma olarak sıralanabilir.
HIV enfeksiyonu ilerleyen dönemde kişide ciddi bir immün yetmezlik görüldüğü AIDS hastalığına neden olur. Ancak günümüzde geliştirilen tedaviler sayesinde HIV enfeksiyonunun AIDS hastalığı gelişimine yol açmasının büyük ölçüde önüne geçilmiştir.
Gonore (Bel soğukluğu)
Gonore ya da diğer bilinen adıyla bel soğukluğu, Neisseria gonorrhoeae adı verilen bakterinin neden olduğu bir hastalıktır. Cinsel yolla bulaşan hastalıklar arasında sık görülen bu hastalık pek çok kişide herhangi bir belirti oluşturmaz. Gonore belirtileri gösteren hastalarda ise sıklıkla;
Gonore
Anneden bebeğe geçebilir ve bu durum bebekte ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Bu nedenle gonore şüphesi taşıyan gebelerin gerekli kontrolleri yaptırması ve hastalık durumunda da gerekli tedaviyi alması faydalı olacaktır.
Trikomoniyaz
Parazit enfeksiyonu oluşan trikomoniyaz; cinsel yolla bulaşan hastalıklardan biridir. Bu enfeksiyonu taşıyan pek çok kişide herhangi bir belirti görülmez. Ancak bazı kadınlarda vajinadan çürümüş balık kokusu benzeri koku yapan akıntı görülmesi hastalık açısından oldukça karakteristiktir.
Herpes
Herpes Simpleks Virüsü (HSV), sık görülen cinsel yolla bulaşan hastalık sebebidir. HSV-1 ağız ve dudakta uçuk oluşumuna neden olur. HSV-1 oral cinsel ilişki sırasında bir kişinin ağzından diğer kişinin genital bölgesine geçerek genital uçuk oluşumuna neden olabilir.
HSV-2, genital bölgede uçuk oluşumuna yol açar. Su toplayan lezyonlar şeklinde görülen bu uçuklar birkaç hafta içerisinde kabuk bağlayarak iyileşir. Ancak uçuk oluşumu tekrarlayan özelliktedir.
Cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlarda görülen belirtiler hastalıktan hastalığa değişir.
Kadınlarda vajinal akıntı, cinsel ilişki sırasında ağrı ve kanama, vajinal kaşıntı sık görülen semptomlar arasındadır.
Erkeklerde ise penisten akıntı gelmesi, idrar yaparken yanma, testislerde şişme ve ağrı gibi belirtiler sık görülür.
Cinsel yolla bulaşan hastalıklar; bakteri, virüs, mantar veya parazit enfeksiyonu sonucu oluşabilir.
Cinsel yolla bulaşan hastalıklardan korunmak için;
Cinsel yolla bulaşan hastalıkların tanısında hastada görülen belirtiler oldukça yol gösterici olabilir. Bunun için hastaların kendilerinde fark ettikleri semptomları sağlık çalışanı ile paylaşması gerekir. Belirtilerin yanı sıra özellikle genital bölgenin muayenesi ve hastanın hikayesi de tanı için oldukça önemli bilgiler sağlar. Kan ve idrar tahlili, penil veya vajinal akıntıdan alınan örneğin incelenmesi de tanı koymaya yardımcı olur.
Cinsel yolla bulaşan hastalıklar için kullanılan çeşitli tarama testleri de mevcuttur. Hastalık şüphesi taşıyan ya da düzenli kontrol yaptırmak isteyen kişiler bu testler ile çeşitli hastalıklar açısından taranabilir.
Cinsel yolla bulaşan hastalıklar oldukça geniş yelpazede semptomların oluşmasına neden olur. Hastalarda görülen belirtiler genellikle genital, anal veya oral bölgede lezyon oluşumu, akıntı, kaşıntı şeklindedir.
Anneden bebeğe geçiş gösteren hastalıklarda ise bebeklerde farklı semptomlar ortaya çıkabilir. Bu enfeksiyonlar bebekte; zatürreden görme kaybına, sarılıktan nöbet oluşumuna, kansızlıktan deformiteye kadar pek çok sağlık sorununa yol açabilir.
Cinsel yolla bulaşan enfeksiyonların tedavisi, hastalık etkeni mikroorganizmaya göre değişiklik gösterir.
Klamidya, gonore, sifiliz gibi bakteriyel enfeksiyonlar antibiyotikler ile tedavi edilir. Bu bakteriler için uygun antibiyotiğin seçilmesi ile hastalığın başarılı bir şekilde tedavisini yapmak mümkün olur.
Parazit enfeksiyonu oluşan trikomoniyaz da antiparazitik ilaçlar ile ortadan kaldırılabilir.
HIV, Herpes, HPV enfeksiyonları ise tamamen iyileştirilemez. Bu hastalıklarda antiviral ilaçlarla enfeksiyon kontrol altında tutulmaya çalışılır. Ancak tedavi tam bir iyileşme sağlamaz.
Cinsel yolla bulaşan hastalık tanısı alan kişiler son zamanlarda cinsel ilişkide bulunduğu partnerlerini durumdan haberdar etmelidir. Bu sayede partnerlerin de olası bir hastalık durumunda tedavi olması sağlanır ve enfeksiyonun toplum içerisindeki yayılımı azaltılabilir.
Son güncellenme tarihi: 05 Mayıs 2021
Yayınlanma tarihi: 28 Nisan 2021
Kadın Hastalıkları ve Doğum
Kadın Hastalıkları ve Doğum
Kadın Hastalıkları ve Doğum
Kadın Hastalıkları ve Doğum
Öne Çıkan Kanser Yazıları