21 Ağustos 2023 Pazartesi
Diz ağrıları ihmal edilmemeli
Diz yaralanmalarının çoğunda olduğu gibi menisküs yırtığında da şiddetli ağrı ya da güçsüzlük ile karşılaşmak olağandır.
Diz yaralanmalarının çoğunda olduğu gibi menisküs yırtığında da şiddetli ağrı ya da güçsüzlük ile karşılaşmak olağandır. Menisküs yırtığı günlük aktiviteleri kısıtlayan ve yaşam kalitesini düşüren çeşitli semptomlar ile kendini gösterebilir ve sıklıkla görülen yaralanmalar arasında yer alır.
Menisküs, yük aktarımını sağlayan diz stabilitesine katkı sağlayan, şok ve darbeleri emme fonksiyonuna sahip fibrokartilaj yapıda bir doku olup kemiklerin aşınmasını ve sürtünerek yıpranmasını önler.
Menisküs yırtığının oluşması için diz genellikle şiddetli biçimde bükülmelidir. Bu vakaların bir kısmında kırılan kıkırdak parçası diz eklemini sıkıştırarak hareketini önleyebilir ve kilitlenmesine yol açabilir. Menisküs yaralanmaları direkt ya da direkt olmayan temasla ortaya çıkabilir. Direkt temas ile menisküs yırtılmasına en iyi örnekler sıklıkla futbolcu ve voleybolcularda görülür. Koşma sırasında ani ve keskin yön değişiklikleri nedeniyle sıkça karşılaşılan menisküs yırtıklarına ön çapraz bağ (ACL) yaralanmaları da eşlik edebilir.
Direkt temas ya da travmayla ilişkili olmayan ve genellikle yaşlı popülasyonda görülen menisküs yırtıkları ise dejeneratif yırtıklar olarak adlandırılabilir. Menisküs yapısı yaş ile birlikte sağlamlığını yitirdiği ve destek görevini tam olarak yerine getiremediği için yaşlı sporcular için risk daha fazla olabilir. 65 yaş üzeri kişilerde menisküs yaralanması görülme olasılığı diğer yaş gruplarına oranla daha yüksektir. Menisküs yapısının yaşla birlikte bozulması ve dejenere bir hal alması halinde diz burkulması gibi rahatsızlıkların yaşanması menisküs yırtığı görülme riskini artırır. Dejeneratif menisküs yırtığı paterni temas ve travmaya bağlı oluşan yırtık paterninden farklılık gösterir. Bu durum tedavi yaklaşımını da değiştireceği için önem arz eder.
Menisküs yaralanması nedeniyle ağrı, şişlik, lezyonun oluşması sırasında ses duymak ya da özellikle bazı yırtık türlerinde kilitlenme gibi çeşitli bulgular ortaya çıkabilir. Menisküs tedavisinde uygulanacak yaklaşımlar genellikle belirli bir sırayı takip eder. Koruma, istirahat etme, buz ya da soğuk uygulama, bölgeyi sarma (kompres) ve hasarlı bacağı yüksekte tutmak gibi yaklaşımlar genellikle iyi sonuç verir. Ağrıyı hafifletmek ve şişkinliği azaltmak amacıyla semptomatik ilaç tedavisi yaklaşımları da tercih edilebilir. Çoğu vakada menisküs kendiliğinden iyileşebilir ancak cerrahi operasyon ile onarılması gereken yırtık türleri de bulunur. Menisküs yırtıklarının tanı, tedavi ve takibinde uzman bir doktor ve alanında tecrübeli bir sağlık kuruluşundan destek alınması önerilir.
Diz eklemlerinde agresif, keskin bükülme veya dönmeye neden olabilecek aktivite ve sporlar menisküs yırtılmasındaki en önemli risk faktörleri arasında yer alır. Özellikle futbol, voleybol gibi temas içeren, zıplama, bükülme gibi eklemlere ağır yük bindiren sporlar ile uğraşan bireylerde menisküs yırtığı görülme riski daha fazladır. Tenis ve basketbol sporcularında da risk yüksektir. Bu tip sporlar, ileri yaş diz eklemlerinde ve dokularında hasara veya dejenerasyona neden olabilir. Bununla birlikte, obezite de eklemleri zayıflatarak dize çok fazla yük binmesine olupi esnekliğini ortadan kaldırır ve menisküs yırtığı riskini artırır.
Menisküs yırtığı nedeniyle ortaya çıkabilen komplikasyonların başında kalıcı diz ağrısı yer alır. Bireyler yırtık bir menisküs nedeniyle dizlerde çökme hissi, eskiden yapılabilen hareketlerin yapılamaması ve kronik diz ağrısı gibi durumlarla karşı karşıya kalabilir. Diz kemiği ve eklemlerindeki yaralanmalar nedeniyle osteoartrit gelişme olasılığı da artabilir.
Menisküs yırtığında en sık görülen ve ana semptom diz eklem çizgisinde hissedilen ağrıdır. Rahatsızlık olan dizde kilitlenme, fonksiyon kaybı, takılma hissi ve şişlik de başlıca semptomlar arasında yer alır. Bacakta hissizlik ya da boşalma hissi bildirilen vakalar da vardır. Bacakta meydana gelen hissizliğin başlıca nedeni yırtılan menisküsün yer değiştirmesi, dokuların parçalanarak uyluk kaslarına hasar verebilmesidir. Ağrı yaralanmanın ilk zamanlarında çok şiddetli olmayabilir ve hareketlerde kısıtlanmaya neden olmayabilir. Ancak iltihap ilerlediğinde ağrı genellikle şiddetlenir. Menisküsün yer aldığı dizin üst kısmında yerleşim gösteren ağrı özellikle ağırlık taşırken, arabaya inip binerken, çömelme esnasında şiddetlenebilir. Merdivenlerden inmek ve çıkmak da sıklıkla ağrılıdır ve dizin fazla kullanılması şişliğin artmasına yol açabilir. Menisküsün ilk semptomları aşağıdaki gibi özetlenebilir.
Dizler büküldüğünde çok şiddetli ağrı duyuluyorsa, dizde şişkinlik veya kızarıklık meydana gelmişse ve diz hareket ettirilemiyorsa, beklenmedik şekilde fonksiyon kaybı yaşanıyorsa vakit kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna başvurmak ve kapsamlı muayeneden geçmek önemlidir.
Diz ağrısı ve şişliği şikayetiyle başvuran ya da menisküs yırtığı şüphesi olan hastalarda tanı koymak için ayrıntılı ve dikkatli bir fizik muayene gerekir. Diz ve bacağın farklı pozisyonlarda test edilmesi, çeşitli manevralar yaptırılması ve yürüyüşün kontrol edilmesi doktorun değerlendireceği bir durumdur. McMurray Testi olarak bilinen menisküs yırtığı muayene prosedüründe amaç menisküsü sıkıştırmak ve ağrı varlığını değerlendirmektir. Bi el ile şikayetlerin olduğu dizden diğer el ile aynı taraf ayak bileğinden tutulur ve diz tam olarak bükülür. Her iki taraftaki menisküs de döndürülerek test edilir. Medial (iç) ve lateral (dış) yerleşimli menisküs hasarına ya da yırtığına bağlı ağrı ya da ses duyulması testin pozitif olduğu anlamına gelir. McMurray testi pozitif olan hastalarda menisküs tanısı koymak için ileri tanı yöntemlerine ve görüntüleme tetkiklerine ihtiyaç duyulur. Menisküs yırtığı şüphesinde istenilen görüntüleme testleri aşağıdaki gibi özetlenebilir.
Menisküs yırtıklarının tedavisinde bazı faktörler önemlidir. Bu faktörler arasında başlıca yırtığın boyutu ve paterni, yerleşimi, hastanın yaşam şekli ve yaşı, tedaviden beklentisi ve ihtiyaçları yer alır. Tedavi yaklaşımını değiştiren faktörlerden en önemlilerinden biri de menisküs yırtığının büyüklüğü ve kırmızı bölge olarak adlandırılan kan damarlarının zengin olduğu kısmı içerip içermemesidir. Kan damarlarından fakir bölge olan dış kısım (beyaz bölge) yaralanmalarında kendiliğinden iyileşme beklenmez ve müdahale gerekir. Küçük yırtıklar ve kırmızı bölge hasarlarında ise iyileşme zamanla kendiliğinden olabilir. Menisküs yırtığı tedavisinde başvurulan yöntemler aşağıdaki gibi sıralanabilir.
Konservatif (koruyucu) tedaviler her vaka için yeterli olmayabilir. Yırtık çok büyükse, dizde kilitlenme ve hissizlik gibi semptomlara neden oluyorsa ameliyat gerekebilir. Menisküs yırtığı onarımı için yapılan cerrahi operasyonlar çok komplike değildir ve genellikle güvenlidir.
Tedavi edilmeyen menisküs yırtıkları ilerleyebilir, semptomlar kötüleşebilir ve geri dönüşü mümkün olmayan komplikasyonlara neden olabilir. Tedavi edilmeyen menisküs yırtığı nedeniyle dizde artrit (eklem iltihabı) gelişme riski artar. Menisküs yırtığında erken tanı ve uygun tedavi için beklenmedik semptomlar varlığında vakit kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna başvurmak, alanında uzman ve tecrübeli bir doktor ile tedavi ve takip planı oluşturmak önemlidir.
Son güncellenme tarihi: 12 Nisan 2023
Yayınlanma tarihi: 12 Nisan 2023
Ortopedi ve Travmatoloji
Ortopedi ve Travmatoloji
Ortopedi ve Travmatoloji
Ortopedi ve Travmatoloji
Ortopedi ve Travmatoloji
Ortopedi ve Travmatoloji
Öne Çıkan Kanser Yazıları