İbrahim Akmaz
2011 yılından bu yana Anadolu Sağlık Merkezi’nde ortopedi ve travmatoloji uzmanı olarak görevini sürdürüyor.
Uzmanlık
- El Cerrahisi
- Travma
- Pediatrik Ortopedi
Eğitim
- GATA Tıp Fakültesi
Çalıştığı Kurumlar
- Anadolu Sağlık Merkezi
- TOTBİD (Türk Ortopedi ve Travmatoloji Birliği Derneği)
- TOTEK Eğitim üyesi
- Türk El cerrahisi Derneği
- Türk Rekonstrüktif Mikrocerrahi Derneği
- 23 uluslararası yayın
- 14 uluslararası sözlü bildiri ve poster
- 25 ulusal yayın
- 40 ulusal sözlü bildiri ve poster
- 24 uluslararası atıf
- 2 kitap bölümü
- 1 poster ödülü
İlgi Alanları
Kas-iskelet sistemi; kemikler, eklemler, kaslar, tendonlar, bağlar ve sinirlerden oluşur ve vücudun hareket etmesini, stabilitesini ve desteklenmesini sağlar. Günlük yaşamda karşılaşılan kazalar, spor yaralanmaları, doğuştan gelen yapısal bozukluklar veya yaşa bağlı aşınmalar sonucu bu sistemde hasarlar oluşabilir. Ortopedi cerrahisi, kas-iskelet sisteminde meydana gelen bozuklukların, yaralanmaların ve hastalıkların cerrahi yöntemlerle tedavi edilmesini amaçlayan bir tıp dalıdır. Hastaların hareket kabiliyetini korumak, ağrıyı azaltmak ve yaşam kalitesini artırmak amacıyla uygulanır.
Kas ağrısı olarak da bilinen miyalji, günlük aktivitelerden keyif almanızı zorlaştırabilir. Sabah kahvenizi içtikten sonra mutfak sandalyesinden kalkmak veya kapıya açtığından açmak için yürümek gibi küçük şeyleri bile zorlaştırabilir. Çoğu insanın zaman zaman farklı derecelerde deneyimlediği bir şeydir. Miyalji çocuklar da dahil olmak üzere herkeste görülebilir. Hem yetişkinler hem de çocuklar, aşırı efor, yaralanma veya iltihaplı durumlar gibi sistemik nedenlerden dolayı kas ağrısı yaşayabilir.
Topuk dikeni, ayağınızın içindeki arka topuk kemiğinin altında kalsiyum birikintisi nedeni ile ortaya çıkan kemiksi bir büyümedir. Topuk kemiğini ayak parmaklarındaki kemiklere (plantar fasya) bağlayan bağ iltihaplandığında rahatsızlık gelişebilir. Çoğu insan, topuk ağrısı başladığında gözle görülür ve elle tutulur semptomlar olmadığından yardım arayana kadar rahatsızlığın meydana geldiğini olduğunun farkına varmaz. Doktorlar tarafından cerrahi müdahale öncelikli olarak tercih edilmeyebilir. Doktorlar, topuk semptomları hafifletmek için ameliyat müdahalesi içermeyen tedavi yöntemleri önerirler. Tedavi seçenekleri arasında ayak tabanını destekleyen özel ayakkabılar kullanmak, topuk tabanında veya topuk altında destek sağlayan yastıklar veya pedler kullanmak, ağrıyı hafifletmek için buz uygulamak, esneme ve güçlendirme egzersizleri yapmak, ağrıyı azaltmak için antienflamatuar ilaçlar almak ve gerektiğinde fizik tedavi gibi yöntemler bulunur.
Boyun ağrısı, başın üst kısmından omuzların arasına kadar olan bölgede hissedilen rahatsız edici bir durumdur. Boyun ağrısı veya tıptaki ismi ile servikalji, altta yatan nedenlere bağlı olarak günlerden yıllara kadar farklı sürelerde devam edebilen bir rahatsızlıktır. Fiziksel zorlanma durumlar, hatalı duruş alışkanlıkları, stres ile kasların gerilmesi, osteoartrit, omurga stenozu, fıtık, sinir sıkışması gibi birçok farklı rahatsızlık boyunda ağrıya neden olabilir. Şiddeti hafif rahatsızlıklardan ciddi sağlık sorunlarına kadar değişebilir. Boyun ağrısından kurtulmanın yolları ise çeşitlilik gösterir. Doğru duruş alışkanlıklarını edinmek, düzenli egzersiz yapmak, boyun kaslarını güçlendiren hareketler yapmak, stresi azaltıcı teknikleri uygulamak ve ergonomik çalışma ortamlarını tercih etmek boyun ağrısını hafifletmede etkili olabilir.
Bel tutulması yaygın bir sırt ağrısı türüdür. Kişiler acı verici bir şekilde sızlayabilir veya kasılabilir. Bu durum genellikle ani ve hızlı bir hareket sonrasında veya aşırı zorlanma, ağırlık kaldırma gibi etkenlerle ortaya çıkar. Rahatsızlığın birçok farklı nedeni olabilir. Örneğin, ani ve yanlış bir hareketle bel bölgesine fazla yük binmesi, beldeki kasları ve bağları zorlayarak spazmlara neden olabilir. Kas zayıflığı, kötü duruş alışkanlıkları, obezite, disk kayması, bel fıtığı gibi kronik bel rahatsızlıkları da rahatsızlığın ortaya çıkmasına katkıda bulunabilir. Travma, stres, kas yaralanmaları veya belirli tıbbi durumlar da tetikleyiciler arasında yer alabilir. Bel tutulması ani ve şiddetli ağrıya neden olan bir durumdur ve acil doktor müdahalesi gerektirebilir. İlk müdahalenin ardından doktor kontrolünde buz ve ısı gibi evde uygulanan tedavilerin yanı sıra kas gevşeticiler, masajlar, esneme hareketleri ve egzersizler yardımcı olabilir. Bu durum bazen ciddi bir rahatsızlığın işareti olabilir.
Ayak şişmesi, genellikle vücutta biriken fazla sıvı veya dolaşım sorunları sonucunda oluşur ve genellikle ayaklarda ve ayak bileklerinde görülür. Ayak şişmesi rahatsız edici olabilir ve günlük aktiviteleri kısıtlayabilir. Ayak şişmesi herkeste görülebilir, özellikle de hamileleri ve 65 yaş ve üzeri yetişkinleri etkileyebilir. Şişlik her iki ayakta olabileceği gibi tek tarafta da meydana gelebilir. Tedavi diyet ve egzersiz dahil olmak üzere yaşam tarzı değişikliklerini içerir. Şişme bazı durumlarda daha önemli sağlık sorunun habercisi olabilir. Ciddi bir tıbbi durumun belirtisi olarak ortaya çıkan ayak şişmesi durumunda, altta yatan nedene bağlı olarak doktor tarafından tedavi planlanabilir.
Bacak ağrısı sık karşılaşılan bir şikayet olup bazı durumlarda meydana gelen ağrının asıl kaynağının direkt olarak anlaşılması mümkün olmayabilir. Genel olarak bacak ağrısının bir yaralanma veya travma öyküsü sonucunda meydana geldiği düşünülse de çeşitli bacak ağrılarında düşme veya kaza geçirme gibi spesifik durumlar mevcut olmayabilir. Artrit yani eklem iltihabı başta olmak üzere çeşitli sağlık problemleri nedeniyle ortaya çıkan bacak ağrısı uygun tanı ve tedavi verilmemesi halinde kötüleşerek bireylerin yaşam kalitesini bozabilen bir şikayettir. Bacak ağrısı şikayeti genel olarak kasık bölgesi ile ayaklar arasındaki vücut bölgelerinde gelişen ağrıyı tarif etmek için kullanılır. Kronik (uzun süreli) veya akut (ani) olarak gelişebilen bu problem ile ilgili merak ettiğiniz diğer konular için yazının devamını takip edebilirsiniz.
Kireçlenme eklemlerdeki dejeneratif bir durumu ifade eder. Genellikle yaşlılık ile ilişkili olan bu durum eklem kıkırdağının zamanla aşınması ve kaybolması sonucu ortaya çıkar. Kireçlenme genellikle dizler, kalça, eller ve omurga gibi vücudun farklı bölgelerinde görülebilir. İlerleyen yaş, genetik faktörler, obezite, eklem yaralanmaları ve genel eklem sağlığı gibi pek çok faktör kireçlenme riskini artırabilir.
Diz ağrısı her yaştan insanda görülebilen bir sorun olsa da, bazı durumlarda günlük yaşamı oldukça zorlaştırabilir. Başlangıçta diz ağrısına evde uygulanabilecek yöntemler vardır. Diz ağrısı uzun süreli olursa uzman bir doktora başvurmanız tavsiye edilir.
Boyunda hissedilen sertlik ve ağrı günlük yaşam aktivitelerini olumsuz etkileyebilen bir durumdur. "Boyun tutulması" olarak bilinen bu durum; kas gerginliği, aşırı kullanım veya kötü duruş nedeniyle ortaya çıkabilir. Belirtileri boyun bölgesindeki sertlik, ağrı ve hareket kısıtlılığı şeklinde ortaya çıkar. Genellikle birkaç gün içinde kendiliğinden iyileşme eğiliminde olsa da belirtiler kalıcı hale gelirse veya şiddetlenirse profesyonel tıbbi yardım almak önemlidir.
Ön çapraz bağ uyluk kemiği ile kaval kemiğini birbirine bağlamaya yardımcı olan bir bağ dokusudur. Ön çapraz bağ kopması bu bağ dokusunun yırtılması veya kopması ile görülen bir durumdur. Bu tür yaralanmalar en sık futbol, basketbol gibi ani durma veya yön değiştirme, atlama ve iniş çıkış içeren spor aktivitelerinde meydana gelir. Dizde şişlik, dengesizlik hissedebilir ve kişiye çok şiddetli acı verebilir. Yaralanmanın ciddiyetine bağlı olarak tedavi yöntemleri, yırtılan bağın ameliyatı, ameliyat sonrası rehabilitasyonu ile fizik tedavi ve rehabilitasyon egzersizlerini içerir.
Kas yırtılması, genellikle aşırı fiziksel aktivite, ani hareketler veya yetersiz ısınma sonucu ortaya çıkan bir yaralanma türüdür. Kas yırtılması sporcular, aşırı ve ağır fiziksel aktivitelerde bulunan ve ani hareketlere maruz kalan kişiler arasında yaygın olarak görülen bir rahatsızlıktır. Belirtiler arasında bölgede ağrı, dokunmaya hassasiyet, şişlik ve bazen morarma yer alabilir. Kas yırtılması, kas liflerinde meydana gelen mikro hasar sonucu ortaya çıkar. Tedavi yöntemleri çoğunlukla dinlenme, buz uygulaması, sıkıştırma ve yükseltme, ağrı semptomlarını kontrol altına alma ve fizik tedaviyi içerir. Bu yöntemler, iyileşme sürecini hızlandırmaya ve yaralanmanın tekrarlamasını önlemeye yardımcı olabilir. Ancak, ciddi kas yırtılmaları durumunda, doktor tarafından cerrahi müdahale ve rehabilitasyon programı gerekebilir. Kas yırtılması tedavisinde erken müdahale, kişinin normal aktivitelere dönme sürecini hızlandırabilir ve uzun vadeli olumsuz komplikasyonları azaltabilir.
Cam kemik hastalığı olarak bilinen osteogenesis imperfekta, kolajen üretimindeki bir defekt kaynaklı oluşan rahatsızlıktır. Kolajen proteini vücut yapılarının bir arada tutulmasına destek olan önemli bir proteindir. Birçok türü bulunan bu proteinin vücutta en fazla bulunan formu tip 1 kolajendir. Tip 1 kolajen kemik, gözün beyaz kısmı, ligamentler ve dişlerin yapısında yer alır. Cam kemik hastalığında tip 1 kolajen üretiminde bir defekt söz konusudur. Cam kemik hastalığı hakkında merak ettiğiniz diğer konular için yazının devamını takip edebilirsiniz.
El cerrahisi, el ve bilek bölgesindeki rahatsızlıkları tedavi etmek amacıyla uygulanan cerrahi dalıdır. Bu alan ellerin karmaşıklığı ve önemi nedeniyle büyük bir uzmanlık gerektirir. El cerrahisi, eldeki yaralanmaları, dejeneratif hastalıkları, doğumsal anormallikleri ve diğer tıbbi sorunları ele almaktadır.
Topuk dikeni, halk arasında sık görülen bir sağlık sorunudur.
Tenisçi dirseği ön kol kaslarında bulunan tendonların kişinin dirseğinin dış tarafındaki kemiğe bağlandığı yerde meydana gelen ağrıları ifade eder.
Ortopedi ve Travmatoloji, geçmişi uzun yıllar öncesine dayanan ve günümüzde modern tıbbın gelişmesiyle birlikte büyük ilerleme kaydetmiş bir tıp bilimidir.
Diz yaralanmalarının çoğunda olduğu gibi menisküs yırtığında da şiddetli ağrı ya da güçsüzlük ile karşılaşmak olağandır.
Kalça artroplastisi olarak da adlandırılan kalça protezi ameliyatı, kalça ekleminin zarar görmüş veya yıpranmış kısımlarının yapay bir implant ile değiştirilmesi işlemidir.
Yaşlanmayla birlikte kemiklerin zayıflaması, denge ve görme gibi problemler, düşme sonucu kalça kırık riskini de yükseltiyor.
Halluks valgus veya toplumda bilinen ismiyle baş parmak çıkıntısı genellikle orta yaşlardan itibaren görülen ve baş parmağın içe doğru dönmesiyle oluşan bir hastalıktır. Baş parmak içe doğru döndükçe bu parmaktaki tarak kemiği de dışa doğru döner ve ayakta şekil bozukluğu oluşur. Gelişen bu dışa dönüklük nedeniyle ayakta ağrı ve ayakkabı içerisinde ağrıya neden olur. Ayakkabı içerisinde oluşan ağrının yanı sıra hastalık ilerledikçe, hastalar yürürken de halluks valgus nedeniyle ağrı ve acı çekerler. Aynı zamanda baş parmak çevresinde su toplaması ve dolaşım bozukluğuna bağlı olarak iltihap ve şişme olabilir. Ayak tabanını net şekilde basamamak duruş bozukluğuna ve nasır oluşumuna neden olabilir ve bu şekilde bir dizi rahatsızlık oluşur.
Düz tabanlık problemi bulunan kişilerin çok düşük bir ayak kemerleri vardır ya da hiç ayak kemerleri bulunmaz. Bu durum da bir veya iki ayağın yere tamamen düz bir şekilde basabileceği anlamına gelir.
Diz protezi çeşitli problemlere bağlı olarak eklem hareketinin kısıtlandığı bireylerde uygulanabilen ve kişinin yaşam kalitesinin iyileştirilmesini sağlayan bir cerrahi uygulamadır.
İnsan daima gelişen ve değişen bir varlıktır. Bebeklikten çocukluğa farklı gelişim dönemleri içerisinde büyür, gelişir ve farklılaşır. Her dönemin kendine özgü büyüme ve gelişme parametreleri vardır. Bebeklik çağından itibaren ebeveynler tarafından beslenme, barınma gibi temel ihtiyaçların giderilmesi gerekir. Bebeğin büyüme ve gelişme döneminde temel ihtiyaçlarının giderilmesi içinde bulunduğu dönemi sağlıklı geçirmesini ve bir sonraki gelişim döneminin özelliklerinin yaşa uygun olmasını sağlar.
En sık karşılaşılan kas-iskelet sistemi sorunlarından biri olan bel ağrısı, yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyebilir. Günlük yaşamda yapılan yanlış hareketler, uzun süre hareketsiz kalmak ya da yoğun fiziksel aktiviteler belde baskıya neden olarak ağrıya yol açabilir. Bel ağrısı, geçici kas spazmlarından, omurga yapısında bozulmaya kadar pek çok nedenle ortaya çıkabilir. Ayrıca her yaştan bireyi etkileyebilir. Kimi zaman dinlenme ve basit tedbirlerle geçebilen bel ağrıları, bazı durumlarda ileri tetkik ve tedavi gerektiren kronik bir hal alabilir.
Ayaklar ve ayak bilekleri gün içerisinde vücudun bütün yükünü taşıyan ve darbelere en çok maruz kalan uzuvlardandır.
Ayak, otuz üç eklemden oluşan ve bu eklemlere bağlı çok sayıda bağ bulunduran bir yapıdır.
Boyun fıtığı, servikal omurganın (boyun omurları) disklerinden birinin çıkıntı yapması veya diskten dışarıya doğru jölemsi bir yapının sızıntı yapması durumudur. Genellikle disklerin iç kısmının dış kısmına doğru bu yapının sızmasıyla meydana gelir. Boyun fıtığı, kişilerin vücutlarında birçok farklı şekilde ağrı görülmesine neden olabilir. Ancak bazı hastalarda herhangi bir ağrı görülmeyebilir. Ağrı semptomunun yanı sıra kol ve elde uyuşma veya güçsüzlük de meydana gelebilir. Boyun fıtığı kas zayıflığı, travma veya boyun yaralanmasından kaynaklanabilir. Tedavi yöntemleri arasında istirahat, egzersiz, fizik tedavi ve ağrı kesici ilaçlar bulunur. Ancak, daha ağır vakalarda cerrahi müdahale gerekebilir.
Marfan sendromu, çoğunlukla genetik nedenlerle meydana gelen ve bağ dokusunu etkileyen nadir bir hastalıktır. Bağ dokusu, vücuttaki destek dokusunu oluşturan ve organları bir arada tutan önemli bir yapıdır. Marfan sendromu, fibrillin-1 adlı proteini kodlayan FBN1 genindeki bir mutasyon sonucu ortaya çıkar. Bu mutasyon, bağ dokusunun esnekliğini ve dayanıklılığını etkileyerek bir dizi sistemik soruna neden olabilir. Marfan sendromu olan bireyler genellikle uzun boylu, ince yapılı ve uzun uzuvlara sahiptirler. En yaygın etkilenen bölgelerden biri kalp ve damar sistemidir; anevrizma ve kalp kapaklarındaki sorunlar sık görülür. Ayrıca, göz, iskelet ve ciltte de belirgin özellikler gösterebilir. Marfan sendromu tedavisi, birçok branşın görüşü alınarak hazırlanır ve tedavide amaç hastanın yaşam kalitesini artırmak ve semptomları kontrol altına almaktır.
Tümör, kontrolsüz bölünen vücut hücrelerinin ortaya çıktıkları doku ve/veya organ içerisinde kitlesel olarak büyümeleri sonucunda oluşturduğu kitle ya da şişliktir. Çoğu kemik tümöründe sebep bilinmez. Büyüyen tümör zamanla sağlıklı dokulara yayılarak sağlıklı dokuların anormal dokularla yer değiştirmesine neden olur ve kemiği zayıflatarak patolojik kırıklara yol açar. Eğer gerekli önlem alınmazsa saldırgan tümörler geliştikleri organ sistemi içerisinde işlevsel olarak yetmezliğe ve hatta tüm vücut metabolizmasını etkileyerek yaşamı tehdit edebilir.
Yumuşak doku kanseri tıpta bilinen adıyla sarkom, bağ dokularda oluşan kötü huylu habis tümörleridir ve nadir görülen bir kanser türüdür. Yumuşak dokular, vücutta organların içinde ve etrafında bulunan bu organlara destek olan, birleştiren ya da etrafını saran dokulardır. Yumuşak dokulara örnek olarak kas, damar, sinir, tendon ve eklem iç yüzeyi sayılabilir. Sarkom çocukluk çağında, genç erişkinlerde ve ileri yaştaki kişilerde de görülür. Bu kanser türü kendisini yumuşak dokularda bir yumru veya ele gelecek şekilde kitle oluşumu olarak gösterebilir. Sarkomlar tüm vücutta görülebilir ama en sık kol, bacak ve karın bölgesine yerleşirler. Oluşan kitleler ağrılı ya da ağrısız şekilde her iki durumda da meydana gelebilir. Yumuşak doku kanserinin kesin tanısı biyopsi ile konularak tedavi planı oluşturulabilir. Hastalığın seyrine göre cerrahi müdahaleler, radyoterapi, kemoterapi veya akıllı ilaç gibi tedavi yöntemleri uygulanır.
Kemik hücrelerinin kontrolsüz çoğalması sonucu gelişen ve genellikle kemik dokusunda oluşan nadir bir kanser türüdür. Bu tür kanser, kemik yapısını bozarak güçsüzleşmesine, kırılma riskinin artmasına ve günlük yaşam kalitesinin düşmesine yol açar. Çoğunlukla çocuklar ve genç yetişkinlerde görülen kemik kanseri, vücudun herhangi bir kemiğinde ortaya çıkabilir. Ancak en sık uzun kemiklerde, özellikle bacaklarda ve kollarda gözlemlenir.
Yemek borusu kanseri, kişilerin beslenme sırasında aldıkları yiyecekleri boğazdan mideye taşıyan, uzun, kaslı tüp olan yemek borusunda görülen bir rahatsızlıktır. Genellikle kanser yayılıncaya kadar belirgin semptomlar görülmez ve kişiler rahatsızlığı fark etmez. En yaygın türleri skuamöz hücreli karsinom ve adenokarsinomdur. Skuamöz hücreli karsinom, özofagusun üst kısmında gelişirken, adenokarsinom genellikle alt kısımda oluşur. Belirtiler arasında yutma güçlüğü, ağrı, kilo kaybı, hazımsızlık ve özofagus tıkanıklığı yer alabilir. Risk faktörleri arasında kronik reflü hastalığı, obezite ve beslenme alışkanlıkları bulunmaktadır. Erken teşhis ile uzman doktorlar tarafından, ameliyat ve diğer tedavilerle başarılı bir şekilde müdahale edilebilir.
Öne Çıkan Kanser Yazıları
- Kolon (Bağırsak) Kanseri Nedir? Belirtileri Nelerdir?
- Meme Kanseri Belirtileri Nelerdir? Meme Kanseri Neden Olur?
- Akciğer Kanseri Belirtileri Nelerdir? Nedenleri ve Tedavisi
- Lösemi (Kan Kanseri) Nedir? Lösemi Belirtileri Nelerdir?
- Prostat Kanseri Belirtileri Nelerdir? Evreleri ve Tedavisi
- Kemik Kanseri Nedir? Kemik Kanseri Belirtileri Nelerdir?
- Karaciğer Kanseri
- Pankreas Kanseri Belirtileri ve Tedavi Yöntemleri Nelerdir?
- Mide Kanseri Belirtileri Nelerdir? Mide Kanseri Tedavisi
- Cilt (Deri) Kanseri Nedir? Cilt Kanseri Belirtileri Nelerdir?