19 Ağustos 2023 Cumartesi
Hemogram (Tam Kan Sayımı) Nedir?
Diyafram, göğsü karın bölgesinden ayıran ve nefes almada önemli bir rol oynayan kastır. Bu kasta gerçekleşen bir spazm, ses tellerinin kısa süreliğine kapanmasına ve "hık" sesi çıkmasına neden olur. Hıçkırık, diyaframın kontrol edilemeyen tekrarlayan spazmları veya ani hareketleridir. Çok yemek yemek, alkollü veya gazlı içecekler içmek veya aniden heyecanlanmak hıçkırıklara neden olabilir. Çoğu insan için hıçkırık genellikle sadece birkaç dakika sürer ve kendiliğinden geçer.
Hıçkırıklar, ses tellerinin kapanması sonucu oluşan diyaframın tekrarlayan spazmlarıdır. Diyafram, solunum sürecinin önemli bir parçası olan, göğüs kafesinin altında göğüs ve karın bölgesini ayıran bir kastır. Diyafram nefes alırken aşağı, nefes verirken yukarı doğru hareket eder. Boynu diyaframa bağlayan frenik siniri ve beyni mideye bağlayan vagus siniri nefes alma sürecinin önemli parçalarıdır. Göğüs ve karındaki inspiratuar kasların sallanmasına neden olan diyafram ani spazmodik kasılmasıyla ve akciğerlerden şiddetli bir şekilde dışarı atılan havanın karakteristik bir sesini oluşturan glottisin aniden kapanması sonucu oluşan bir reflekstir. Hıçkırık refleksi, afferent (getirici) uzuvdan, merkezi bağlantıdan ve efferent (ileten) uzuvdan oluşur. Sürelerine bağlı olarak, hıçkırıklar geçici (saniyeler ya da dakikalar süren nöbetler), kalıcı (48 saatten uzun süren nöbetler) ve tekrarlayan hıçkırıklar olarak sınıflandırılır. Kalıcı veya tekrarlayanı hıçkırıkların altta yatan bir hastalıkla bağlantılı olma olasılığı daha yüksektir ve tıbbi testlere ihtiyaç duyulabilir.
Hıçkırığın nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte çeşitli tahminler bulunur. Kandaki düşük karbondioksit seviyeleri ve tahriş olmuş sinirler dahil olmak üzere hıçkırık oluşmasının birkaç olası nedeni vardır. Olası nedenler şunlardır:
Bazı durumlarda, özellikle kalıcı hıçkırıklara altta yatan bir hastalık neden olabilir. Reflü bu hastalara bir örnektir ve bu tarz bir hastalıktan şüphe edildiğinde doktor tarafından çeşitli kontroller yapılması gerekir. Uzun süreli hıçkırıkların bir nedeni de diyaframı besleyen vagus sinirlerinin veya frenik sinirlerin hasar görmesi veya tahriş olmasıdır. Boyundaki tiroid bezinde bir tümör, kist veya büyüme bu sinirlerde hasarlara neden olabilir. Merkezi sinir sistemindeki bir tümör veya enfeksiyon ya da bir yaralanma nedeniyle de gerçekleşen merkezi sinir sistemindeki bir hasar, vücudunuzun hıçkırık refleksi oluşumunun nedenleri arasındadır. Aynı zamanda uzun süreli hıçkırıklar, vücudun metabolizması düzgün çalışmadığında ortaya çıkabilir.
Hıçkırık nedeniyle bir sağlık kurumuna başvurulduğunda ilk olarak kişinin tıbbi öyküsü alınır ve fizik muayene yapılır. Tıbbi öykü ve fizik muayenede herhangi bir probleme rastlanmadığında akut hıçkırık için özel bir değerlendirme gerekmez. 48 saatten uzun süren inatçı hıçkırıklar veya sık sık yinelenen kısa hıçkırık nöbetleri olmadıkça herhangi bir teste ihtiyaç duyulmaz. Daha uzun süreli hıçkırıkları olan ve belirgin bir nedeni olmayan hastalarda, muhtemelen serum elektrolitleri, kan üre nitrojeni (BUN), kreatinin gibi kan değerleri ile göğüs röntgeni ve EKG dahil olmak üzere testler yapılmalması gerekebilir. Daha ileri durumlarda üst gastrointestinal sistem endoskopisi ve özofagus pH izlemesi istenebilir. Bu tetkiklerin sonuçları normal değilse, beyin MR’ı ve göğüs BT’si yapılabilir. Bunlar kan kimyası, göğüs problemleri veya kalp hastalığı gibi değişikliklerin varlığını saptamak amacıyla uygulanan testlerdir. Bireysel durumunuza ve başka herhangi bir tıbbi durumdan şüphelenip şüphelenmediğine bağlı olarak başka testler önerilebilir.
Geçici hıçkırığın tedavisi için öneriler nazofaringeal stimülasyon (bir bardak su içmek), vagal stimülasyon (karotis sinüs masajı, yüze soğuk kompres, veya indüklenmiş kusma) ve solunum manevraları (nefesi tutma, öksürme, bir kese kağıdına nefes verme) şeklinde sıralanabilir. Bu manevraların amacı, tekrarlayan diyafragm kasılmalarını sürdürmek için düşünülen refleks arkını kesintiye uğratma girişimidir. Bu manevralar genel olarak sadece akut hıçkırık atağını geçirmede etkilidir ve inatçı tekrarlayan hıçkırıkların tedavisinde etkili değildir. İnatçı hıçkırıklar için, bir neden aramak veya daha fazla tedavi seçeneği sunmak için genellikle bir uzman ile görüşülmelidir. Kronik ve inatçı hıçkırıkları tedavi etmek genellikle bir bardak su içmekten daha fazlasını gerektirir. Kronik hıçkırık daha büyük bir sağlık sorununun işareti olabileceğinden, tedavilerin çoğu bir tıp uzmanının yardımını gerektirir. Eğer kronik ya da tekrarlayan hıçkırık için istenen tetkiklerde altta yatan bir neden bulunursa, altta yatan nedenin tedavisi hıçkırıkları iyileştirebilir. Aynı zamanda uzun süreli devam eden kronik hıçkırıklar için çeşitli ilaçlar da kullanılabilir. Bu ilaçların amaçları şunlardır:
Tedavi sonucunda kronik hıçkırık azalırsa, o zaman ilaçlar genellikle sonuç alındıktan bir gün kadar sonra durdurulabilir. İlaç tedavilerinin çoğu, 7-10 günlük bir süre boyunca kullanılmak üzere reçete edilir. Aynı zamanda ilaç kullanımı dışında vagus sinirini elektriksel olarak uyaran bir cihazın implante edilmesi gibi operasyonlar da gerekli olabilir. Diğer tedavilere yanıt vermeyen inatçı hıçkırık vakalarını tedavi etmek için bazı cerrahi yaklaşımlar vardır. Frenik sinir, diyaframı kontrol eden sinirdir. Frenik sinir cerrahisi, lokal anestezik kullanımı yoluyla bu sinirin cerrahi olarak ezilmesini veya bloke edilmesini gerektirir. Bu tedavi seçeneği, kronik hıçkırıkları sonlandırmaya çalışırken son çare olarak kabul edilen seçeneklerdir.
Hıçkırık için çok sayıda doğal tedavi yöntemi vardır. Kısa bir hıçkırık nöbetini durdurduğu söylenen birçok popüler tedavi seçeneği bulunsa da bunlar insanların bireysel deneyimlerine dayanan seçeneklerdir. Fakat bu yöntemlerin gerçekten tedavi edici olup olmadığı hakkında kesin bir bilgi vermek doğru olmaz. Vücudun, gevşediği ve hıçkırıklara neden olan diyafram spazmlarını durdurduğu düşünülen nefes tutma en sık tercih edilen hıçkırık giderme yöntemlerindendir. Valsalva manevrası olarak da bilinen nefes tutmayı gerçekleştirmek için hastanın burnunu ve ağzını kapalı tutarak nefes vermeye çalışması istenir. Bu 10 ila 15 saniye devam eder. Hıçkırık devam ederse bu egzersiz tekrarlanabilir. Bir hıçkırık nöbeti genellikle kısa sürede geçtiği için çoğu vakanın tedaviye ihtiyacı yoktur. Doğal olarak hıçkırık tedavisinde uygulanabilecek yöntemler şunlardır:
Fakat bu yöntemlerin hiçbiri tedavisi kanıtlanan yöntemler değildir. Bu nedenle kişinin bu tarz uygulamalar yapmadan önce var olan sağlık durumunu göz önünde bulundurması ve hıçkırığın bir süre sonunda kendiliğinden geçmesini beklemesi gerekir. Eğer bir süre sonunda hıçkırık kendiliğinden geçmezse bir sağlık kurumuna başvurarak gerekli muayenenin yapılması istenebilir.
Hıçkırıklar 48 saatten fazla sürerse veya yeme, uyuma, nefes alma ile ilgili sorunlara neden olacak kadar şiddetliyse, bir sağlık kurumuna başvurulması gerekir.
Son güncellenme tarihi: 10 Mayıs 2023
Yayınlanma tarihi: 10 Mayıs 2023
6 dk
İç Hastalıkları (Dahiliye)
İç Hastalıkları (Dahiliye)
Bölüm Doktorları
İç Hastalıkları (Dahiliye)
İç Hastalıkları (Dahiliye)
İç Hastalıkları (Dahiliye)
İç Hastalıkları (Dahiliye)
İç Hastalıkları (Dahiliye)
İç Hastalıkları (Dahiliye)
İç Hastalıkları (Dahiliye)
İç Hastalıkları (Dahiliye)
İç Hastalıkları (Dahiliye)
İç Hastalıkları (Dahiliye)
İç Hastalıkları (Dahiliye)
İç Hastalıkları (Dahiliye)
İç Hastalıkları (Dahiliye)
İç Hastalıkları (Dahiliye)
İç Hastalıkları (Dahiliye)
İç Hastalıkları (Dahiliye)
İç Hastalıkları (Dahiliye)
İç Hastalıkları (Dahiliye)
Önerilen Sağlık Yazıları
19 Ağustos 2023 Cumartesi
Hemogram (Tam Kan Sayımı) Nedir?
500 kez okundu
28 Ağustos 2023 Pazartesi
Aft: Nedir, Belirtileri, Teşhis ve Tedavisi
500 kez okundu
28 Ağustos 2023 Pazartesi
Akdeniz Ateşi (FMF) Hastalığı Nedir, Belirtileri ve Tedavisi
500 kez okundu
28 Ağustos 2023 Pazartesi
Alerji testi nasıl yapılır
500 kez okundu
28 Ağustos 2023 Pazartesi
Balgam: Nedir, Teşhis ve Tedavisi
500 kez okundu
28 Ağustos 2023 Pazartesi
Çölyak Hastalığı Nedir? Çölyak Hastalığı Belirtileri Nelerdir?
500 kez okundu
28 Ağustos 2023 Pazartesi
D Vitamini: Nedir, Eksikliği, Eksikliği Belirtileri ve Eksikliği Tedavisi Nedir?
500 kez okundu
28 Ağustos 2023 Pazartesi
Dehidrasyon nedir, önüne nasıl geçilebilir?
500 kez okundu
28 Ağustos 2023 Pazartesi
Fibroscan Nedir?
500 kez okundu
28 Ağustos 2023 Pazartesi
Geçirgen Bağırsak Sendromu Nedir? Belirtileri ve Tedavisi
500 kez okundu
28 Ağustos 2023 Pazartesi
Gıda Zehirlenmesine Ne İyi Gelir? Belirtileri ve Tedavisi
500 kez okundu
28 Ağustos 2023 Pazartesi
Glutatyon Nedir, Faydaları ve Tedavisi Nelerdir?
500 kez okundu
28 Ağustos 2023 Pazartesi
Gut Hastalığı Nedir? Gut Hastalığı Belirtileri Nelerdir?
500 kez okundu
28 Ağustos 2023 Pazartesi
Hepatit C Aşısı
500 kez okundu
28 Ağustos 2023 Pazartesi
Kalsiyum: Nedir, Eksikliği ve Belirtileri, Eksikliği Tedavisi
500 kez okundu
29 Ağustos 2023 Salı
Kortizon: Nedir, Tedavi Yöntemleri ve Yan Etkileri
500 kez okundu
29 Ağustos 2023 Salı
Kreatinin Nedir? Kreatinin Düşüklüğü ve Yüksekliği
500 kez okundu
29 Ağustos 2023 Salı
Mide Ağrısı: Nedir, Belirtileri, Neden Olur ve Nasıl Geçer?
500 kez okundu
29 Ağustos 2023 Salı
Norovirüs: Nedir, Belirtileri, Teşhis ve Tedavisi
500 kez okundu
29 Ağustos 2023 Salı
Safra Kesesi Hastalıkları: Belirtileri, Tanısı ve Tedavi Yöntemleri
500 kez okundu
29 Ağustos 2023 Salı
Sivrisinek Isırığı (Kaşıntısı): Neden Olur, Ne İyi Gelir, Korunma Yolları
500 kez okundu
29 Ağustos 2023 Salı
Yaşlılıkta kas erimesinin nedenleri ve tedavisi
500 kez okundu
29 Ağustos 2023 Salı
Endoskopi: Nedir, Kimlere Uygulanır, Nasıl Yapılır, Ne Kadar Sürer, Nelere Dikkat Edilmeli?
500 kez okundu
29 Ağustos 2023 Salı
Kolesterolü ne düşürür
500 kez okundu
29 Ağustos 2023 Salı
Magnezyum Eksikliğinin Belirtileri Nelerdir?
500 kez okundu
29 Ağustos 2023 Salı
Mide bulantısı hastalık habercisi
500 kez okundu
29 Ağustos 2023 Salı
Ödeme karşı 6 öneri
500 kez okundu
20 Eylül 2023 Çarşamba
Dalak Büyümesi
20 Eylül 2023 Çarşamba
Gece Terlemesi
11 Ekim 2023 Çarşamba
Kedi Alerjisi Nedir?, Nedenleri, Belirtisi ve Tedavisi
9 Kasım 2023 Perşembe
Bağışıklık sistemini nasıl güçlendirebiliriz?
12 Aralık 2023 Salı
Raynaud Sendromu Nedir?
17 Ocak 2024 Çarşamba
Soğuk Algınlığına Ne İyi Gelir? Soğuk Algınlığı Belirtileri
17 Ocak 2024 Çarşamba
Yüksek Tansiyona Ne İyi Gelir? Yüksek Tansiyon Belirtileri
17 Ocak 2024 Çarşamba
Karın Ağrısına Ne İyi Gelir? Karın Ağrısı Nasıl Geçer?
9 Şubat 2024 Cuma
Halsizliğe Ne İyi Gelir? Halsizlik Nasıl Geçer?
17 Nisan 2024 Çarşamba
Kansızlık Belirtileri Nelerdir? Kansızlığa Ne İyi Gelir?
17 Nisan 2024 Çarşamba
Kusma Neden Olur? Kusmaya Ne İyi Gelir?
23 Mayıs 2024 Perşembe
Fil Hastalığı ( Lenfödem) Nedir? Fil Hastalığı Neden Olur?
27 Mayıs 2024 Pazartesi
Eritrosit (RBC) Nedir? Eritrosit Yüksekliği ve Düşüklüğü
17 Temmuz 2024 Çarşamba
Lökosit (WBC) Nedir? Lökosit (WBC) Yüksekliği Nedir?
25 Temmuz 2024 Perşembe
D Vitamini Eksikliğinde Görülen Hastalıklar Nelerdir?
20 Ağustos 2024 Salı
EGFR Testi Nedir? EGFR Düşüklüğü ve Yüksekliği Nedir?
20 Ağustos 2024 Salı
LDH (Laktat Dehidrogenaz) Nedir? LDH Yüksekliği ve Düşüklüğü
20 Ağustos 2024 Salı
Apandisit Belirtileri Nelerdir?
23 Ağustos 2024 Cuma
Dahiliye (İç Hastalıkları) Nedir? Hangi Hastalıkları Kapsar?
26 Ağustos 2024 Pazartesi
Trombosit Nedir? PLT Yüksekliği ve Düşüklüğü Nedir?
26 Ağustos 2024 Pazartesi
Ürik Asit Nedir? Ürik Asit Yüksekliği ve Düşüklüğü Nedir?
11 Kasım 2024 Pazartesi
C Vitamini Hangi Besinlerde Bulunur? C Vitamini Faydaları
12 Kasım 2024 Salı
Kolesterol Nedir? Kolesterol Yüksekliği Belirtileri Nelerdir?
12 Kasım 2024 Salı
Kolajen Nedir? Kolajen Faydaları Nelerdir?
12 Kasım 2024 Salı
Antibiyotik Nedir? Ne İşe Yarar, Yan Etkileri Nelerdir?
12 Kasım 2024 Salı
HDL Kolesterol Nedir? HDL Kolesterol Düşüklüğü ve Yüksekliği
12 Kasım 2024 Salı
Potasyum Nedir? Potasyum Yüksekliği Ne Anlama Gelir?
Öne Çıkan Kanser Yazıları